11:54 | 20.Temmuz.2022
ABD merkezli yatırım bankaları ve bazı derecelendirme kuruluşları,
petrol fiyatlarına yönelik yıl içinde varil başına 45 dolar ile 380 dolar
arasında değişen tahminlerde bulundu.
JPMorgan
Chase analistlerine göre, Rusya΄nın G7 yaptırımlarına yanıt olarak ham petrol üretimini
kesmesi halinde küresel petrol fiyatları "çok büyük" bir sıçrama
yaparak varil başına 380 dolara kadar ulaşabilir.
Bank
of America ise küresel piyasaların yeni gelişmelere odaklandığını kaydederek,
"Gıdadan enerjiye ve hizmet sektörüne kadar artan enflasyonist baskılar
ve faiz oranlarındaki
hızlı artışlar, petrol talebinin gelecek yıla kadar salgın öncesi seviyelere
ulaşıp ulaşamayacağı konusunda soru işaretleri oluşturuyor. Bu durumda
fiyatlar, mevcut seviyelerin yüzde 30 altına kadar düşebilir."
değerlendirmesini yaptı.
Diğer
finansal ve araştırma kuruluşları ise Avrupa yaptırımlarının Rus
petrol üretimini günde 9 milyon varilin altına düşürmesi durumunda ise petrol
fiyatlarının varil başına 150 dolara çıkabileceği tahmininde bulundu.
Petrol
İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC), geçen hafta yayınlanan aylık petrol
raporunda, Ukrayna΄daki çatışmanın yılın ikinci yarısında hız keseceğini ve bu
nedenle Rusya΄dan Avrupa΄ya fosil yakıt ihracatında
çok ciddi azalmalar beklenmediğini belirtti.
AB΄nin
Rus ham petrolüne yönelik kısmi ithalat yasağının 5 Aralık itibarıyla
başlayacak olmasıyla petrol fiyatlarının yılın ikinci yarısında yoğun bir arz
baskısı altında olacağına dikkati çeken uluslararası kredi derecelendirme
kuruluşu Fitch Ratings ise bu yıl için Brent tipi ham petrolün varil fiyatının
105 dolar olacağı
tahmininde bulundu. Fitch Ratings, gelecek yıl Brent petrolün varil fiyatının
ise 100 dolar seviyesinde olacağını öngördü.
Öte
yandan, S&P Global Ratings, Brent türü petrol fiyatının bu yıl için varil
başına 106 dolar ve gelecek yıl için 90 dolar olacağını tahmin etti.
EIA΄nın
"Temmuz 2022 Kısa Dönem Enerji Görünümü
Raporu"nda, bu yıl için Brent türü ham petrolün ortalama varil fiyatının
104 dolar olacağı, gelecek yıl 94 dolara kadar düşeceği öngörüldü.
Citigroup
ise Brent türü ham petrolün bu yıl sonuna kadar varil başına 65 dolara
düşebileceğini ve talebi felce uğratması beklenen resesyon gerçekleşirse
gelecek yıl sonuna kadar 45 dolara kadar gerileyebileceğini kaydetti.
"Ekonomik resesyon endişeleri sürdükçe fiyatlar baskılanacak"
Bir
ay öncesine kadar 120 dolar seviyelerinde seyreden Brent petrolün varil fiyatı
geçen hafta resesyon endişeleriyle yüzde 7 değer kaybederek 94,5 dolara kadar
geriledi.
Atlantic
Konseyi Kıdemli Üyesi ve Uluslararası Vergi ve
Yatırım Merkezi (ITIC) Enerji, Büyüme ve
Güvenlik Programı Direktörü Ariel Cohen, yaptığı değerlendirmede, piyasalardaki
yoğun belirsizliğin dalgalanmaları artırdığına dikkati çekti.
Ekonomik
resesyon endişeleri, Rusya΄nın petrol ihracatındaki kesintiler ile OPEC+
ülkelerinin petrol üretimi kapasitesine yönelik endişelerin de bu
belirsizlikleri körükleyen ana etmenler arasında yer aldığını belirten Cohen,
şöyle devam etti:
"Petrol
fiyatlarındaki aşırı belirsizlik kısa vadede fiyat tahminlerini de belirsizliğe
iterek zorlaştırıyor ve piyasalarda dalgalanmalara sebep oluyor. Rusya-Ukrayna
savaşının nereye gideceğini ve ilave yaptırım ve ikincil yaptırımların
getirilmesine yol açacak bir gerginliğin çıkıp çıkmayacağını bilmiyoruz. Savaş duracak
mı, Karadeniz΄deki faaliyetler normale girecek mi onu da bilmiyoruz. Tahıl
ihracatı konusunda da endişelerimiz var. Belki de Rusya diyecek
ki ΄Tamam tahıl istiyorsanız petrolümüzün Karadeniz΄den ihracatına da izin
verilsin.΄"
S&P
Global Ratings΄in özellikle gelecek yıl Brent petrol fiyatının
90 dolar seviyesinde olacağına yönelik tahmininin daha gerçekçi olduğunu ifade
eden Cohen, ekonomik resesyon endişeleri sürdüğü sürece fiyatların aşağı yönlü
baskılanacağını söyledi.
ABD Başkanı
Joe Biden΄ın da katılımıyla düzenlenen Cidde Güvenlik ve Kalkınma Zirvesi΄nde
konuşan Suudi Arabistan Veliaht Prens Bin Selman, ülkesinin daha
önce ilan ettiği gibi petrol üretimini günlük 13 milyon varile çıkarma kararı
aldığını, bunun dışında ek kapasiteleri olmayacağını belirtmişti.
Cohen, OPEC grubunun
piyasanın ihtiyaç duyduğu üretim artışını yapmaması durumunda, bir miktar
“kayıt dışı” ilave petrolün her zaman mevcut olacağını dile getirerek şöyle
devam etti:
"Karaborsada
satış yapan OPEC üyeleri her zaman olmuştur. Tüm bunlara bakılınca, bu yıl için
dramatik olmayan, belki 85-90 dolar aralığında seyredecek bir düşüş öngörüyorum
ki dolar enflasyonu göz önüne alındığında, bu küçük bir rakam."
Arz şoku sinyalleri
Araştırma
ve danışmanlık şirketi Strategy International Araştırmacısı Dimitrios Makousis,
2023 ve sonrasında talebin güçleneceği yönündeki beklentilere işaret ederek
insanların salgın sonrası seyahat etmek istemelerinin, Çin ekonomisinin
yeniden açılmasının ve düşük petrol stoklarının fiyatlarda 2022 ve 2023΄te
destekleyici faktörler olabileceğini ifade etti.
Makousis,
"Şu an için Brent türü petrol fiyatının varil başına 45 dolara kadar
keskin bir şekilde düşmesi olası görünmüyor. Ekonomik resesyon korkuları,
yatırımcıları daha tedbirli davranmaya, finansal piyasalarda sarsıntılara neden
olsa da şu an varil başına 100 dolar seviyesinde seyreden fiyatların buradan
keskin bir dönüş yapabilmesi kolay değil." diye konuştu.
Muhtemel
bir arz şoku yaşanabileceğine vurgulayan Makousis, "Libya΄da elektrik kesintileri
ve petrol sahalarının bloke edilmesiyle yeniden alevlenen iç çatışmalar,
Norveç΄te açık deniz petrol kuyusu işçilerinin grevi, Ekvador΄da petrol
üretimini sekteye uğratabilecek protestolar, yatırımcıların gözünü korkutan
petrol ve petrol ürünlerine getirilen vergiler, OPEC΄in azalan düşük yedek
kapasitesi ve üretim artışında zorluk çekmesi ve son olarak daralan rafineri
kapasitesi bu beklentileri körüklüyor.” dedi.
Makousis,
fiyatların daha düşük seviyelerde mi sabitleneceği yoksa yükseliş eğiliminde mi
kalacağı konusunda belirleyici bir rol oynayacak bazı faktörler olduğunun
altını çizerek, Ukrayna’da devam eden savaşın belirsizliği, Batı΄nın Rusya
üzerindeki yaptırımlarının etkinliği ve Rusya΄nın üretim kapasitesinin
akıbetinin bu faktörler arasında yer aldığını söyledi.
Rusya
ve Batılı ülkeler arasında bir "yıpratma savaşı" yaşandığını ifade
eden Makousis, bu güç mücadelesinin bu ülkelerin dayanıklılığını ve enerji
piyasalarının istikrarını test edeceğini dile getirdi.
Makousis,
enerji dönüşüm ve vergi politikalarının enerji yatırımlarının azalmasına neden
olduğunu belirterek, "Petrol şirketlerine yönelik bu düşmanlık, küresel
enerji sisteminin değiştirilmeye çalışıldığı bir dönemde üretim ve rafine
kapasitesine öyle zarar verebilir ki meydana gelecek arz kaybını derhal telafi
edecek seviyelere hemen ulaşılamayabilir. Kısa vadeli bir aksama değil, uzun
vadeli bir strateji olan bu konu, enerji geçiş politikaları tasarlanırken ciddi
şekilde dikkate alınmalıdır." diye konuştu.
Kaynak
: trthaber.com
Aylara Göre Haber Sayıları: Haberleri görmek için sayıların üzerine tıklayın.
Yıllar | Oca. | Şub. | Mar. | Nis. | May. | Haz. | Tem. | Ağu. | Eyl. | Eki. | Kas. | Ara. |
2024 | 35 | 40 | 30 | 15 | 0 | 0 | 0 | 0 | 0 | 0 | 0 | 0 |
2023 | 46 | 37 | 55 | 111 | 55 | 43 | 50 | 52 | 48 | 44 | 24 | 35 |
2022 | 80 | 89 | 110 | 58 | 77 | 91 | 54 | 50 | 49 | 62 | 60 | 59 |
2021 | 34 | 41 | 62 | 51 | 43 | 41 | 36 | 40 | 51 | 59 | 41 | 58 |
2020 | 13 | 7 | 28 | 71 | 51 | 38 | 27 | 14 | 29 | 32 | 41 | 43 |
2019 | 26 | 25 | 25 | 18 | 15 | 27 | 15 | 22 | 24 | 21 | 17 | 20 |
2018 | 17 | 30 | 22 | 13 | 32 | 19 | 20 | 19 | 41 | 43 | 46 | 37 |
2017 | 23 | 17 | 34 | 17 | 23 | 29 | 27 | 27 | 24 | 31 | 28 | 27 |
2016 | 23 | 34 | 21 | 41 | 27 | 29 | 7 | 25 | 13 | 27 | 26 | 26 |
2015 | 18 | 19 | 30 | 25 | 5 | 23 | 21 | 29 | 13 | 21 | 8 | 30 |
2014 | 18 | 13 | 21 | 19 | 18 | 13 | 9 | 15 | 9 | 11 | 22 | 23 |
2013 | 20 | 16 | 23 | 24 | 22 | 29 | 22 | 20 | 17 | 20 | 18 | 23 |
2012 | 22 | 34 | 49 | 30 | 24 | 27 | 26 | 23 | 13 | 17 | 9 | 25 |
2011 | 9 | 6 | 11 | 12 | 8 | 18 | 18 | 8 | 4 | 11 | 18 | 16 |
2010 | 14 | 14 | 15 | 10 | 8 | 7 | 14 | 5 | 12 | 4 | 7 | 26 |
2009 | 16 | 23 | 23 | 17 | 26 | 41 | 51 | 38 | 17 | 28 | 31 | 23 |
2008 | 3 | 5 | 3 | 2 | 2 | 8 | 7 | 11 | 8 | 17 | 28 | 15 |